SANKO Üniversitesi Hastanesi Fizyoterapistlerinden Selver Seval Soğan, idrar ve gaita kaçırmanın bireylerin yaşantılarına ve sosyal aktivitelerine önemli ölçüde sınır koyduğunu söyledi.
SANKO Üniversitesi Hastanesi’nde idrar kaçırma tedavisine yönelik hizmet verilmeye başlandığını belirten Selver Seval Soğan, ürodinami (mesane fonksiyonlarını ölçmeye yarayan test), Üroflowmetri (işeme testi) ve Emg-Biofeedback (Pelvik Taban Kas Eğitimi) ile tedavinin mümkün olduğuna dikkat çekti.
Selver Seval Soğan, “İdrar ve gaita kaçırma toplumumuzda sık görülen bir durumdur. İdrar kaçırma kontrol edilemeyen ve istemsiz idrar tutamama halidir. Her yaş aralığını içermekle beraber 4 yaşından sonra gaita, 5 yaşından sonra idrar kaçırma mutlaka tedavi edilmeli” dedi.
Pelvik taban kaslarının mesane ve bağırsak kontrolünü gerçekleştiren, üreme organlarına destek sağlayan hamak yapıdaki kaslar olduğunu anımsatan Selver Seval Soğan, şöyle devam etti:
“Pelvik taban kaslarının fonksiyon bozukluğu işeme ve gaita problemlerine neden olabilir. Hastanemizde, gece idrar kaçırma, gündüz idrar kaçırma, hem gece hem gündüz idrar kaçırma, nörojenik mesaneli olup işeme problemi yaşama, böbrek yetmezliği sonucu idrar kaçırma, mesanede idrar kalması, Temiz Aralıklı Kateterizasyon (TAK) kullanımı, gün içinde işeme sıklığının artması, ani idrar boşaltma hissi, dirence karşı işeme, zayıf akımlı işeme, genital ağrı, kabızlık, gaita kaçırma, cinsel disfonksiyon gibi birçok hastalığın tedavisini Üroloji Uzmanı, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı ile Fizyoterapist işbirliğinde HAPPY (Tedavinin En Mutlu Hali) protokolü ile uygulamaktayız.”
Yetişkin bireyler yanında çocuk hastalara ve ailelerine sağlıklı mesane ve bağırsak eğitimi verdiklerini vurgulayan Selver Seval Soğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu eğitimde, bireyin günlük yaşamında uygulayacağı mesane ve bağırsak önerileri yer alıyor. İşeme saatlerini, sıvı saatlerini, gaita saatlerini, yemesi ve yememesi gerekenleri, ailenin çocuğa nasıl bir yaklaşım sergilemesi gerektiğini belirliyoruz. Gece idrar kaçıran çocuklara, alarm tedavisini görsellerle destekleyerek anlatıyor, mesane, bağırsak ve pelvik taban kasları hakkında bilgi veriyor, yapacağımız tedavinin nasıl olacağını açıklıyoruz.”
KİŞİYE ÖZEL TEDAVİ
Kişiye özel tedavide birçok yöntem kullandıklarını anlatan Selver Seval Soğan, “Ürodinami (mesane fonksiyonlarını ölçmeye yarayan test), Üroflowmetri (işeme testi), Emg-Biofeedback (Pelvik Taban Kas Eğitimi), manuel teknikler, pelvik taban egzersizleri, solunum eğitimi gibi farklı tekniklerden yararlanıyoruz” diye konuştu:
Selver Seval Soğan, kullanılan tekniklerle ilgili olarak şu bilgileri paylaştı:
“-Emg-Biofeedback Yöntemi: Pelvik taban kaslarının tedavisinde ve değerlendirmesinde kullanılır. Beynin ve pelvik taban kaslarının birlikte çalışmasını, kendi bedenlerinden gelen sinyalleri kullanarak uygul
Hasta ani bildirimleri biofeedback monitöründen görür veya işitsel uyaranları duyar, bunu düzeltmek için ipucu olarak kullanır. Perine, vajina ve rektum bölgesindeki elektrotlar kasılmayı ve gevşemeyi ölçer.
Çocuklarda animasyon karakter kasın aktivasyonuna göre hareket eder. Örneğin pelvik taban kaslarını kastığında uçak havalanır, gevşediğinde ise inişe geçer.”
-Üroflowmetri (İşeme Testi): Hastalarımızı değerlendirirken Üroflowmetriden (işeme testi) faydalanıyoruz. Hastanın idrar miktarı, akım hızı, idrarın en yüksek ve en düşük hıza ulaşma zamanı gibi bilgileri edinmek için uygulanmaktadır.
-Ürodinamik İnceleme: Mesane doldurulurken mesane ve karın içindeki basınçların ölçülmesi, mesane kasılmalarını sağlayan sinirlere yönelik elektromiyografik inceleme yapılması, işeme sırasında mesane kasılma basınçları ve elektriksel aktivitenin incelenerek hastanın kaçırma ve yapamama durumunu bize en objektif verilerle açıklar.”
İdrar ve gaita kaçırmanın bireylerin yaşantılarına ve sosyal aktivitelerine önemli ölçüde sınır koyduğunun atını çizen Selver Seval Soğan, “Bu durumlar tedavi edilmediğinde özgüven eksikliğine ve benlik saygısının yitirilmesine neden olarak bireyin tüm hayatını etkiler. Unutmayın idrar kaçırma tedavisi mümkün olan bir durumdur” ifadelerini kullandı.