Türkiye’nin pek çok şehrinden yaklaşık 1500 kişinin izlediği ve 2 saat boyunca ilgiyle takip edilen online seminerin açılış konuşmasını gerçekleştiren TOBB Gaziantep GGK Başkanı İbrahim Sarıca, günlük yaşantılarında şikayetçi oldukları birçok konunun olduğunu fakat bir şeyleri değiştirmenin yolunun da kendilerini değiştirmekten geçtiğini söyledi.
TOBB Gaziantep Genç Girişimciler Kurulu olarak ufuk açıcı ve farklı düşünmeye sevk edecek etkinliklere imza atmaya çalıştıklarını ifade eden Başkan Sarıca konuşmasında şunları söyledi:
“Prof. Dr. Sinan Canan hocamızın katılımıyla düzenlediğimiz bu önemli organizasyon için bizlerden desteğini esirgemeyen ve her projede arkamızda duran Gaziantep Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Yıldırım’a ve Yönetim Kurulu Üyelerine gönülden teşekkür ediyorum. Gaziantep Sanayi Odası koordinasyonunda faaliyetlerini sürdüren kardeş kurulumuz TOBB Gaziantep Kadın Girişimciler Kuruluna da iş birlikleri için ayrıca teşekkür ediyorum.
Biz genç girişimciler farklı düşünmeye, farklı düşünmeye sevk edecek yollar aramaya gayret gösteriyoruz. Günlük yaşantımızda birçok şeyden şikâyetçiyiz. Bir şeyleri değiştirmek istiyoruz fakat bu değişime başlangıcın en önemli aşamasının da kendimizi değiştirmekten geçtiğine inanıyorum. Beynimizi yönetmeyi öğrendiğimiz vakit kendi dünyamızı yönetebilir, hayatımızı da değiştirebiliriz. Bizler girişimciyiz, bir iş fikrinin girişime dönüşüp başarıya ulaşması için kendimizi ve ekibimizi doğru ve verimli bir şekilde yönetmemiz hayati derecede önem taşıyor. Bu organizasyonu gerçekleştirme amacımız da kendimizi ve ekibimizi yönetmenin yepyeni yöntemlerini keşfetmek.”
Prof. Canan: İnsanın iki doğumu var; biri annesinden doğduğu an, diğeri kim olması gerektiğine karar verdiği an
Gaziantep Ticaret Odası Dış İlişkiler ve Proje Geliştirme Müdürlüğü Kıdemli Uzmanı Mehmet Adem Kaynak moderasyonunda gerçekleştirilen “Lider Beyin: Zihinleri Yönetmek” webinarında yaklaşık 2 saat konuşan ve oldukça dikkat çekici konulara değinen Prof. Dr. Sinan Canan ise şu bilgileri paylaştı:
“Dünyaya geldiğimizde ne yapacağını bilmeyen tek organ beyin… Etrafından hızlıca veri çekiyor. İçine doğduğumuz kültürel yapıya uyuyoruz, kaba konulan bir sıvı gibiyiz. Bu yüzden kendimizi yeniden doğurmalıyız. İnsanın iki doğumu var; biri annesinden doğduğu an, diğeri kim olması gerektiğine karar verdiği an.
Liderin vizyonu olacak, hedefe nasıl gidileceğine dair fikirleri olacak, güvenilir olacak. Lider insan kendine verilenleri sorgular. Hayatında bir şeyleri değiştirir, kendine verilen sınırları zorlar, o sınırların dışına çıkar. Peki, insanlar neden liderlerin peşinden gider? Çünkü ona güvenirler, çünkü en önde o gidiyordur. Lider ortaya bir neden bir hayal koyar, ben gidiyorum der. Gelin yapalım bile demez çoğu zaman. Değer üretir ve ortaya bir vizyon koyar. Kendi hedefe doğru ilerlerken insanlar da yanında peydah olur. Lider insanlar hedefi için en başta kendi konfor alanını bozduğundan, diğer insanlar da liderlere güven duyar, gittiği yoldan yürür. İnsan kendisi için fedakârlık yapan insana güvenir. Lider, fedakârlık yapma potansiyeli olan insandır. Fedakârlıkla güven arasında böyle bir ilişki var.”
Prof. Canan: Öz değerini bilmeyen öz güven geliştiremez
İnsanın öz değerlerini bilmesi gerektiğini, dışarıdan alınan değer ya da sistemin eğreti durduğunu vurgulayan Prof. Canan, “Öz değerini bilmeyen öz güven geliştiremez. Öz güven, kişinin kendisini tanımasıdır; neyi yapıp yapamayacağını bildiği için doğru yolda adım atmadır. Ne olmamız gerekiyorsa onu olabilme yolunda yürümek başarıdır. Bizi, ilk kurgulandığımız haliyle mezara götüren bir hayat başarısızlıktır. Kendini inşa etmeden, kendini dönüştürmeden, kendisini daha iyi bir versiyona evirmeye gayret etmeden yaşanmış bir hayat başarısızlıktır. İnsanları nedenden mahrum bırakırsanız, bir süre sonra gemide isyan çıkar. Neden, anlam demektir. Anlam varsa motivasyon bitmez.” İfadelerini kullandı.