Kış aylarıyla birlikte mevsimsel hastalıkların da başladığına dikkat çeken Mumcu, “Havaların soğuması ile kapalı alanlarda daha fazla zaman geçiriliyor, çocukların okulda birbirleriyle temasları artıyor. Bu durum grip, öksürük, bronşit, soğuk algınlığı gibi kış hastalıklarına yakalanma riskini de artırıyor. Evde geçirilen zaman uzayıp, güneşi az görünce kendimizi daha mutsuz, yorgun, depresif hissedebiliyoruz ve iştahımız tüm bunlara paralel artış gösterebiliyor” dedi.
Gribal enfeksiyonları önlemek ve bu sorunun şiddetli ve uzun sürmesini engellemek için günlük beslenme programında daha fazla vitamin, mineral, antioksidan ve probiyotik ürünlere yer verilmesinin önemine değinen Mumcu, “Vitamin, mineral ve antioksidan deposu olan meyve ve sebze grubuna ağırlık verilmeli, günde en az 5, en fazla 8 porsiyon meyve ve sebze tüketmeliyiz” uyarısında bulundu.
Mumcu, vitamin gruplarından antioksidan kaynağı olan A, C, E; minerallerden ise selenyum, magnezyum ve çinkoya ağırlık verilerek antioksidan özellikleri sayesinde bağışıklık sisteminin daha da güçlenmesine katkı sağlanabileceğini kaydetti.
ANTİOKSİDAN KAYNAKLARI
Mumcu, antioksidan kaynaklı besinleri şöyle sıraladı:
“A vitamini: Karaciğer, yeşil yapraklı sebzeler, domates, brokoli, havuç, kayısı, yumurta
C vitamini: Greyfurt, portakal, kivi, limon, çilek, maydanoz, yeşil sivri biber, karalahana, brokoli, domates, kuşburnu çayı
E vitamini: Bitkisel yağlar, soya, yağlı tohumlar, yumurta sarısı, avokado
Selenyum: Deniz ürünleri, böbrek, yürek ve diğer etler, kırmızıbiber, sarımsak, soğan
Çinko: Et, karaciğer, bulgur, balık, süt, yumurta, badem içi, ceviz, elma, kuru baklagiller.
Magnezyum: Badem, ceviz, fındık, fıstık, muz, kuru baklagiller, yeşil yapraklı sebzeler ve tahıllar.”
BAĞIŞIKLIĞI GÜÇLENDİRİCİ BESLENME ÖNERİLERİ
“Günlük beslenmede kırmızı et, tavuk, balık ve bol miktarda omega-3 yağ asidi içeren yağlı tohumlar (ceviz, fındık, badem, fıstık) mutlaka bulunmalıdır. Ayrıca haftada 2 defa somon, ton, uskumru, sardalye gibi omega-3 bakımından zengin balıklar tüketin” diyen Mumcu, bağışıklığı güçlendirmek için şu önerilerde bulundu:
“Bol su ve kalorisiz sıvı tüketin. Susamayı beklemeden gün içinde 8-10 bardak su tüketin. Kahve, çay, kola gibi kafein içeren içecekler yerine C vitamini içeren içecekler tüketin. Kuşburnu çayı, rezene, yeşil çay, melisa, papatya ve ıhlamur gibi bitki çayları bağışıklık sisteminizi güçlendirecektir.
Halsizlik yorgunluk için bol sebze ve meyve tüketin.
Süt, yoğurt, ayran, kefir gibi süt grubunu hem probiyotik içermesinden dolayı hem de kalsiyum içermesinden dolayı mutlaka günde 2 porsiyon tüketin.
Spor yapmak metabolizmanızı hızlandırır. Mevsim geçişlerine adapte olmaya çalışan vücudunuza dost olur. Her gün 30-40 dakikalık orta tempolu yürüyüşler yapın.”
Bağışıklık için Altın Süt Tarifi
Kökeni Hindistan olan altın sütün soğuk algınlığı, öksürük ve uykusuzluğu gidermek için kullanıldığına vurgu yapan Mumcu, ana maddesi zerdeçal olan bu karışımın süte verdiği altın sarısı renginden dolayı “altın süt” olarak adlandırıldığını bildirdi.
Mumcu, “Altın süt, içerisindeki kurkumin sayesinde hücrelerin yenilenmesine, bağışıklığınızı güçlendirirken kilo vermenize de yardımcı olur. Serbest radikalleri vücudunuzdan atarak, temizler. Hamile ve emziklilerin tüketmesi doktor onayı olmadan uygun görülmemektedir” ifadelerini kullandı.
Mumcu altın sütün malzemelerini ve hazırlanışını ise şöyle özetledi:
Malzemeler:
· 1 su bardağı yarım yağlı süt
· 1 çay kaşığı toz zerdeçal, karabiber, tarçın
· Birer çay kaşığı zeytinyağı ve Hindistan cevizi yağı
· İsteğe göre karanfil ve kakule
Hazırlanışı:
· Cezvenize önce sütü alarak hazırlamaya başlayın.
· Sütünüz biraz ılıdıktan sonra 1 çay kaşığı toz zerdeçalı ilave ederek kaynamaya bırakalım.
· Yaklaşık 5 dakika kaynadıktan sonra birer çay kaşığı karabiber, toz tarçın ve ½ çay kaşığı toz zencefil ilavesini yapalım.
· İsteğe göre birer çay kaşığı zeytinyağı ve Hindistan cevizi yağı eklenebilir.