Hacı Muzaffer Bakbak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde kurulan akademide baklava yapan öğrencilerin bir yandan meslek öğrenirken diğer yandan da para kazanması hedeflenirken, 120 öğrencisi olan bölümde, atölyeden sadece 10 öğrencinin maaş alması eğitim müfettişleri tarafından eleştiri konusu olmuştu.
iLERİ GAZETE
Kuruluş amacının çok sayıda baklava ustası yetiştirmek ve onları desteklemek olması planlanan atölyenin okul müdürü Halime Ebru Gülnar’ın TRT Habere verdiği demeçte 1 yılda yaklaşık 4 milyon lira gelir sağlandı ifadesi bu gelirden neden daha fazla öğrenci faydalanmıyor ve döner sermayeye giren paranın nerelerde kullanıldığı sorularını akıllara getirdi.
BAKLAVACILAR HEM MEMNUN HEM TEPKİLİ
Okullarda baklava ustalarının yetiştirilmesinden büyük memnuniyet duyduklarını ifade eden baklavacılar okullar usta yetiştirmeli, devletin tüm imkânları ve öğrencinin emeği kullanılarak kazanılan paradan çok az öğrencinin faydalanması üzücü, bu olaya ticarethane mantığından uzak eğitimci bakış açısı ile bakılmalı ifadelerini kullandı.
BU KADAR İMKÂN BİZE VERİLİRSE BİZ DAHA UCUZA SATARIZ. ARADAKİ FARK NEREDE?
Hacı Muzaffer Bakbak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde kurulan akademiye devlet tarafından verilen imkânların hoyratça kullanıldığı iddia edildi.
Baklavacılar; Bu kadar imkân verilen atölyede elektrik, su, iş gücü, sigorta doğal gaz, kira ve ustaların maaşını milli eğitim ve devlet öderken bir çok kurumdan alınan desteklere rağmen okulun baklavayı pahalıya sattığını iddia ettiler.
Emeklilerden yaklaşık 9 kat ve yıllarını bu işe adamış emekçi baklava ustalarından en az 3 kat fazla maaş olan okul yönetimi ve bölüm öğretmenlerinin maaşları gece gündüz demeden çalışan ilin üst düzey yöneticilerinin maaşları ile yarışır hale geldiği iddia edildi. Devlet imkânlarının öğrencilere sağlanmamasından baklavacılar rahatsız oldu.
AMAN REİS DUYMASIN LİYAKAT NEREDE?
AK Parti son yerel seçimlerdeki değerlendirme toplantısında en dikkat çeken konulardan birisi de liyakat oldu. Liyakat; şartları tutan işin ehli kişiye görevi teslim etmek. Yönetmeliğe göre kız meslek lisesinin müdürü ancak bayan meslek öğretmeni olmak zorunda. Mevzuatta benim, yasada benim, ben tepeden geldim anlayışının hakim olduğu iddia edilen okulun yönetim anlayışı 3. sınıf dünya ülkelerinin eğitim sistemini aratmadı.
Şartları tutmayan bir branş öğretmeninin görevde kalması eğitim camiasını düşündürürken Cumhurbaşkanı Recep Erdoğan’ın liyakat vurgusu göz ardı edildi. Görevlendirme süresi dolan mevcut okul müdürü beden eğitimi öğretmenin görevinin uzatılması kamuoyunun ve yetkililerin vicdanına bırakıldı.
