Gaziantep’te bulunan Karkamış Antik Kenti, binlerce yıllık tarihiyle yalnızca geçmişin değil, geleceğin de bir parçası olma yolunda önemli adımlar atıyor. Bu amaçla Karkamış Antik bölgesine yapılacak çatı, Gaziantep’in kültürel zenginliğine katkı sağlayacak. Karkamış, Zeugma ve Rumkale ile birlikte, yedi bin yıllık bir miras olan Türkiye'de eşsiz bir değere sahip bir dönemi temsil edecek.
Hitit İmparatorluğu’nun önemli merkezlerinden biri olan Karkamış’ın kadim topraklarından olan, binlerce yıllık geçmişiyle medeniyetlere ev sahipliği yapan bu antik kentte Türk-İtalyan arkeolojik ekibi tarafından yürütülen kazı çalışmaları, Antik Yakın Doğu’nun tarihine ışık tutacak. Gaziantep Valiliği, Büyükşehir Belediyesi, SANKO Holding ve İtalya Dışişleri Başkanlığı’nın destekleriyle Prof. Nicolo Marchetti başkanlığında, Prof. Dr. Hasan Peker’in koordinatör başkanlığında Bolonya, İstanbul ve Gaziantep Üniversiteleri’nden bir araya gelen Türk-İtalyan arkeolojik ekibi tarafından yürütülen çalışmalar, Kültür Bakanlığı'nın koordineli tanıtımıyla şehrin hali hazırdaki turist akışına katkı sağlayacak.
Koruma ve mimari tasarımın mükemmel bir şekilde birleştiği bu çatı, kalıntıların ziyaret edilmesini kolaylaştırırken, Karkamış’ın eşsiz tarihinin de turistlere daha etkili bir şekilde tanıtılmasını sağlayacak.
ÇATI NEYİ KORUYOR?
Alana zarar vermeden müthiş bir mimari ile hayata geçirilmiş, 1.500 metrekarelik alanı kaplayarak bulunan tarihi eserleri koruyan çatı, 7. yüzyıla doğru uzanan ve 7. yüzyılı da kapsayan bir dizi saray yapısının kalıntılarını, onun altında Hitit İmparatorluk dönemine ait kişilerin, yüksek düzey görevlilerin mezarlarının kazıldığı alanı koruyor. Yeni Asur İmparatoru'nun sarayını ve o dönemdeki imparatorluğun kendisine ait olan Suriye’yi yöneten Karkamış krallarının idari işlerini yönettiği bürolar ve büroların kalıntılarını koruyor.
Arkeolojik alanın stratigrafik önemine zarar vermeden, araziye gömülü temeller kullanmaksızın inşa edilen bu çatı, alanın genişliğine rağmen sofistike teknolojilerle donatıldı. Yapının çelik bağlantıları, özel ultra dirençli kaplama membranı ve güneş ışınlarına karşı koruma sağlayan özellikleri, tarihi kalıntıları hem çevresel etkilerden koruyor hem de gelecekte yapılacak kazılar için ideal bir ortam sunuyor. Karkamış Antik alanının Türkiye sınırları içerisindeki nekropol alanıyla birlikte 65 hektarlık bir alanı, 35 hektarlık bir alan ise Suriye’de bulunuyor.
Karkamış Arkeoparkı'ndaki Geç Hitit Saray alanı koruyucu çatısı açılış programında Hitit İmparatorluğu’nun önemli merkezlerinden biri olan Karkamış Kazısı’nın yeni gelişmeleri tanıtıldı. Binlerce yıllık bir kültürel mirasa sahip bu toprakların korunması ve arkeolojik kazı çalışmalarının ilerlemesiyle ilgili detaylar paylaşıldı. Toplantıda Arp ve Ney sanatçısı Bilgin Canaz, müzik performansıyla konukları adeta tarihte bir yolculuğa çıkardı. Etkinlik sırasında ayrıca kısa bir video gösterimi yapıldı ve kazı ekibinin önemli keşifleri vurgulandı.
ZİYARETÇİLERİ BEKLEYEN TEKNOLOJİK YENİLİKLER, MİMARİ DETAYLAR
Alanda koruma süreçlerine entegre edilmiş çeşitli teknolojiler kullanılıyor. Ziyaretçilerin yapıları orijinal halleriyle görebilmeleri sağlanıyor. Aşağı Şehir Saray Alanı’nda geniş mühendislik çözümleri içeren çatı sistemi inşa edildi. Ziyaretçilere kalıntıları daha yakından görebilecekleri bir deneyim sunuluyor.
ERDOĞAN: BURANIN HEM GAZİANTEP’İN HEM KARKAMIŞ’IN TURİSTİK CAZİBESİNİ ARTIRMASI ÇOK ÖNEMLİ
İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, yaptığı açılış konuşmasında Antik Kent’in Karkamışlılara emanet olduğunu belirterek, “Karkamış’ı bir cazibe merkezi haline getirmek onlar için büyük bir kazanım, büyük bir değer. Karkamış bir güven şehri oldu. Buradaki, hemen sınırın yanı başındaki tarihi zenginlik, buzdağının görünen kısmı. Devamında olacak olan kazılar belki uzun yıllar devam edecek. O zamanki uygarlığın önemli merkezlerinden bir tanesi var. Şu anda gördüğümüzün daha büyüğü olacak Karkamış. Hem Gaziantep’in hem Karkamış’ın turistik cazibesini artırması çok önemli. Burada arkeolojik çalışmaların olduğundan çok daha hızlı olması lazım. Bu tür yerlerin açığa çıkarılması, gençlerimizin de ilgisini çekmesi açısından ayrıca önemli. Bütün emeği geçenlere çok teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.
ŞAHİN: KARKAMIŞ’IN ÖNÜNDE MUHTEŞEM BİR GELECEK VAR
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, yaptığı açılış konuşmasında birlikten kuvvet doğan bir Gaziantep modeli olduğunu söyleyip tüm emek verenlere teşekkür ederek, “Biz buraya Fatih Sultan Mehmet Han’ın İstanbul’a baktığı gibi bakıyoruz. Almanya’nın, İngiltere’nin müzelerinden Anadolu’nun Karkamış’ın eserlerini götürdüğünüzde orada müzecilik kalmayacak. Biz buraya baktığımızda Evliya Çelebi’nin gözüyle bakıyoruz. Karkamış bizim dünümüz. Gılgamış Destanı’nın yazıldığı yer. Her medeniyet Fırat’ı elinde tutmuş. Karkamış stratejidir. Bereketli topraklardır. Kültürün başkenti olma noktasındayız. Bu bir ekip işi. Bu ekip işinde Karkamış hep arkamızda durdu. Karkamış’ın önünde muhteşem bir gelecek var. Elimizde muhteşem eserler var” diye konuştu.
ÇEBER: TARİHİ, KÜLTÜREL, TURİSTİK HER TÜRLÜ ZENGİNLİĞİMİZ VAR
Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Türkiye Cumhuriyeti’nin dört bir yanının birbirinden güzel olduğunu belirterek, “Tarihi, kültürel, turistik her türlü zenginliğimiz var. Gaziantep bölgesi üzerinde binlerce yıldır insan yaşamının hiç kesilmediği toprakların üzerindeyiz. Koruma ve kullanma dengesi içerisinde burayı hem koruyacağız hem de insanlığın hizmetine sunacağız” açıklamasında bulundu.
Projenin sponsorluğunu yapan SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu emeği geçen herkese teşekkür ederek, “Yıllar önce bu kültür yolculuğuna çıkmıştık. Bize böyle bir fırsat tanıdığınız için sorumlulara teşekkür ediyoruz. SANKO Holding olarak Karkamış kazı alanındaki desteklerimizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
AK Parti Grup Başkanvekili ve Gaziantep Milletvekili Abdulhamit Gül, AK Parti Gaziantep Milletvekili Mesut Bozatlı, MHP Milletvekili ve TBMM Meclis İdare Amiri Sermet Atay, Karkamış Belediye Başkanı Ali Doğan ve u ise yaptıkları konuşmalarda emekleri geçenlere teşekkür etti.
Konuşmaların tamamlanmasının ardından protokol tarafından kurdele kesildi. Prof. Nicolo Marchetti anlatımıyla kazı alanı gezildi.